gwuurnG. Bir cevap bulun veya sahip olduğunuz harflerden bir kelime oluşturun. Eksik olan her harf için bir nokta yazın. Örneğin, ".la.. arama sorgusu 'Olağanüstü' gibi sonuçlar üretir T ile başlayan kelimeler Hala doğru cevabı arıyorsanız, T ile kelimeler tam listesine bakın. 3 harfli Taa Tab 4 harfli Taab Taal Taan Taar Taat Taba 5 harfli Tabal Taban 6 harfli Taacuc Tabaka Tabana Tabank 7 harfli Taaffun Taalluk Taarruz Tababet Tabahat Tabahne Tabanca 8 harfli Taaccüp Taahhüt Taallüm Taammüm Taammüt Tabaklar Tabankes 9 harfli Taallukat Taaşşuk Tabakhane Tabaklama Tabaklık Tabalizm 10 harfli Taammüden Tabaklamak 16 harfli Taassupfanatizm Taassupmutaassip 5 harfli kelimeler Hala Tulum Peyniri cevabını bulmak için yardıma ihtiyacınız var mı? 5 harfli kelimeler Xanadu Xiaomi 7 Gün 8 Gece, 6 Gece otel konaklamalı TUR TARİHLERİ GİDİŞ DÖNÜŞ – – – – ÜCRET 4315 TL’den başlayan fiyatlarla. Gün Saat Eskişehir’den Hareket Saat 2000’de Eskişehir’den hareket ederek sessiz ve sakin bir uyku yolculuğu yapıyoruz… Kayseri yolu ile ve molalarla devam ediyoruz. Gün DİVRİĞİ / KEMALİYE / KEBAN BARAJI / ELAZIĞ- 1100 KM. 0700 DİVRİĞİ ilçesine ulaşıyoruz. Güzel ve lezzetli kahvaltımızı alıyoruz ve gezmeye başlıyoruz. 8. Yüzyıl Selçuklu eseri olan 2 kubbeli, 23 tonozlu, 16 sütunlu ULU CAMİİ ve DARÜL ŞİFA-İ inceleyerek DİVRİĞİ’nin TARİH EVLERİ’ni görerek ayrılıyoruz. Türkiye’nin dağlarla ve madenlerle kaplı bölgesinde yolculuk yaparak Erzincan sınırlarına girerek KEMALİYE’ ye geliyoruz. KADIGÖLÜ, LÖKHANE, DEĞİRMEN TAŞ DİBİ mahallesi, ZİNCİRLİ KAYA, MANİ YOLU, Seyit Ali Parkı, Prof. Dr. Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi, sonrası yöresel tatlarla öğle yemeği Ekstra… KEDOST iskelesine gidiyoruz. FIRAT NEHRİ ve KARANLIK KANYON’ daki TEKNE TURU Ekstra… Hayret, heyecan ve şaşkınlık içerisinde unutulmayacak tekne turu yapıyoruz. Dik yamaçlarda yabani hayvanlar belki de sizlerle birlikte… Kaçırılmayacak fotolar… Sonrası Kemaliye’ den ayrılış ve ARAPGİR üzerinden, 125 km. uzunluğu, 675 km2 ile Türkiye’nin dördüncü büyük gölü olan, yıllık 6 milyar KWH elektrik üretimi ile FIRAT Nehri’ ni dizginleyen ve Türkiye’ nin en eski hidroelektrik santrali olan KEBAN BARAJ gölüne geliyoruz. Seyrediyoruz, seyrediyoruz ve ayrılıyoruz… Kısa bir yolculuk sonrası, ELAZIĞ’ a ulaşıp otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği sonrası, serbest zaman… Sabah Kahvaltısı……..Divriği / Yöresel Fiyata dâhil Öğle Yemeği……………Kemaliye / Yöresel Mutfak Ekstra Akşam yemeği………..Otel / Set Menü Fiyata dâhil Otel / Giriş………………Elazığ / 4*/Butik – 2000 Gün ELAZIĞ / HARPUT- PERTEK- OVACIK- TUNCELİ – 300 KM. 0800 Günaydın. Kahvaltı otelimizde ve sonrası panoramik şehir turu ile ELAZIĞ şehir merkezini tanıdıktan sonra; Eski Elazığın yerleşim merkezi olan HARPUT’ tayız. Urartular tarafından yaptırılan iç ve dış kaleden oluşan su yerine SÜT kullanılan harçla yapılan HARPUT KALESİ’ ni, eteklerindeki MERYEMANA KİLİSESİ’ ni görüyoruz. 1557 tarihli Artuklu eseri moloz taş ile yapılmış olan eğri minareli ULU CAMİİ’ yi, ALACALI CAMİİ’ yi, Selçuklu devri eseri olan Gıyasettin Keyhüsrev zamanında yapılan ARAP BABA TÜRBESİ’ ni, BALAKGAZİ ANIT’ ını Harput devleti kurucusu ve Elazığ’ın yükseklerden mükemmel yerleşimini izliyoruz… Ve ELAZIĞ’ dan ayrılıyoruz. MEŞELİ’ den feribot ile KEBAN BARAJ GÖLÜ’ nden geçerken; barajın yapım aşamasında, bir tepe üzerindeki küçücük bir adacıkta kalan PERTEK KALESİ’ ni görüyoruz ve PERTEK’ e ulaşıyoruz. Yine baraj yapımı sırasında suların altında kalmaktan kurtarılan ÇELEBİ AĞA ve SUNGUR BEY CAMİİ’ lerini görüyor, PERTEK’ ten ayrılıyoruz. Türkiye’nin tek komünist partili belediyesi olan TUNCELİ’ ye doğru yolculuğumuz başlıyor. Varışımız ile MUNZUR ÇAYI’ nın MAVİ KÖPRÜ ve ASMA KÖPRÜ’ lerini gezerek, fotoğraflandırıyoruz. Ardından, Türkiye’ nin en önemli vadisi olan MUNZUR VADİSİ ve 1570 çeşit bitki türünü barındıran MUNZUR MİLLİ PARK1971’ ını barındıran OVACIK ilçesine geliyoruz. Öğle Yemeği ekstra… Harikulade doğal manzaralı, türküleri ile akıllarınızdan çıkamayacak bir bölgedesiniz. MERCAN VADİSİ’ ndeki doğal yaşamı; cennet gibi hayal ederek gezeceksiniz, gözlemleyeceksiniz. Yürüyüşlerden zevk alacaksınız. Munzur çayının doğuş yeri olan HALBORİ GÖZELERİ ve LAŞ DERESİ’ ni geziyoruz… İşte burada serbest zaman… Keyifli dakikalar… Ardından Tunceli’den ayrılarak otelimize yolculuk… Akşam yemeği sonrası serbest zaman. Sabah Kahvaltısı……..Otel / Açık Büfe Fiyata dâhil Öğle Yemeği……………Ovacık / Yöresel Mutfak Ekstra Akşam Yemeği………..Otel / Restoran / Set Menü Fiyata dâhil Otel / Giriş………………Bingöl 3*- Elazığ 4* / Butik – 1900 Gün BİNGÖL / MUŞ / NEMRUT KR. GÖLÜ / AHLAT / TATVAN – 340 KM. 0700 Günaydın ve kahvaltı sonrası Elazığ’dan ayrılarak Keban Baraj Gölü kıyısından, Bingöl’e doğru yola koyuluyoruz. Bingöl’e yaklaşırken KURUCA Köyü kavşağında, kayak merkezi Türkiye’nin en güzel BAL ve KAYMAK merkezinden geçip 33 ŞEHİT ANITI / Alanını görerek ÇAPAKCUR / CEBEL-İ ÇUR’ a yani BİNGÖL’ e geliyoruz. Panoramik şehir turu ile kenti tanıyoruz ve çarşısında gezinti yaparak hakiki Karakovan balı ve Dut pekmezini tadıp alıyoruz. Göller dünyası olan kentten ayrılıyoruz. Kısa bir yolculuk sonrasında Doğu’nun en büyük ovası, LALE’ nin anavatanı sayılan MUŞ kentine geliyoruz. Atatürk Bulvarı ile Cumhuriyet Caddesi’ nde panoramik olarak kenti tanıyoruz. Öğle yemeği 300 kişilik restoranda… Hiç tatmadığınız bitki–ot yemeklerini tadabileceksiniz CAĞL/Çengel ekstra. Yemekten sonra Aslanlı Han, Demirciler ve Eski Çarşı’yı, Şeyh Muhammed-i Mağribi’nin yaptırdığı ULU CAMİİ’ yi geziyoruz… Ve Muş’tan ayrılıyoruz… 80 km. uzunluğunda, 30 km. genişliğindeki Muş Ovası’nı izleyerek TATVAN’ a geliyoruz. Karşımızda Van Gölü. Göl kenarından kısa bir yolculuk ile AHLAT ilçesine gidiyoruz. İşte size TARİH… AÇIK HAVA MÜZESİ… Selçuklu mezarlığı 210 dönüm-8000 mezar ve sanat eseri denilebilecek kadar güzel MEZAR TAŞLARI – ÇİFTE KÜMBETLER – EMİR BAYINDIR KÜMBETİ’ ni görüyoruz. Dünyaca meşhur AHLAT BASTONU’ nu tanıyoruz, beğenenler alıyor ve Tatvan’a geri dönüyoruz bizleri bekleyen minibüslerle. NEMRUT DAĞI Nemrut Stratovolkanı’ na uyuyan aktif yanardağa, KALDERA’ sında 5 göl, çok sayıda lav çıkış merkezi, mağarası olan dünyanın 16. Volkanik dağına çıkıyoruz. Özel minibüsler ile önceleri 4100 m/h. şimdi 2935 m/h ve hilal şeklindeki krater gölünü geziyoruz. Kuzeyde SÜPHAN ilerilerde TENDÜREK ve AĞRI volkanik dağları… Gün kararırken TATVAN’ daki otelimize yerleşiyor, dinleniyoruz… Akşam yemeği, Van Gölü manzarası ile otelimizde… Yemek sonrası isterseniz göl sahilinde yürüyoruz ve… İyi geceler. Sabah kahvaltısı………..Otel Fiyata dahil Öğle yemeği………………Muş ekstra. Akşam yemeği…………..Otel Fiyata dahil. Otel /Giriş………………….4*/3* Otel / TATVAN – 1900 Gün BİTLİS / AKDAMAR ADASI / GEVAŞ / VAN – 384 KM. 0700 Günaydın ve kahvaltı sonrası… Tatvan’ dan ayrılıyoruz… Bitlis yönüne doğru yola çıkıyoruz. Güzergâh üzerinde EL-AMAN Kervansarayı Kültür Merkezi, Hüsrev Paşa Hanı’ nı 16yy., Eren Üniversitesi Kampüsü’nü panoramik olarak görüyoruz, dağlar arasındaki kente giriyoruz. İşte size BİTLİS ve “5 minare hikâyesi”… ULU – MEYDAN – GÖKMEYDAN – ŞEREFİYE – KALE Camileri… Yükseklerde, Büyük İskender’ in Komutanı Bedlis’ in yaptırdığı BİTLİS KALESİ’ni – Kubbesi ve dikdörtgen planlı ISLAHİYE MEDRESESİ’ ni – Eski Belediye Binası – Şirin mi şirin pazarı/çarşısını – ESKİ BİTLİS TÜTÜN/Sigara Fabrikası’nın yükseltilerinden Bitlis kentini tanıyoruz… Şaşıracaksınız işte orası BİTLİS… Öğle Yemeği Ekstra. Büryan kebabı ile sonrası cevizi, üzümü, balı, kilimi ve halısı serbest zamanda… Ayrılıyoruz… 2234 m/h KUSKUNKIRAN GEÇİDİ’ nden geçip 3587 m/h Artos Dağı eteğindeki GEVAŞ’ a geliyoruz. Van Gölü’nde Tekne ile AKDAMAR Ahtamar ADASI’ na geçiyoruz. MANASTIR’ ı – KUTSAL HAÇ KİLİSESİ’ ni taş kabartmalarla, dış cephe süslerine güneş ışınlarının vurmasıyla ortaya çıkan konulardan Hristiyanlık ile İran ZERDÜŞT mazdek inancının karıştığının işareti olan, ÇAN KULESİ – 3 AMATUN – Manastır odaları – ŞAPEL ve Ruhban okulunu geziyoruz… Dönüyoruz. Van’ın en gözde ilçesi EDREMİT’ i panoramik olarak görerek Türkiye’nin sodalı en büyük gölü, Urartu Krallığı’nın merkezi, çift renkli gözlü kedisi ve kahvaltısı ile doğunun gururu VAN kentindeyiz. Panoramik şehir turu sonrasında Urartu Kralları MENUA ve 1. ARGİŞTİ’ ye ait mezarların, Açık hava tapınağının, su sarnıçlarına ulaşan binbir merdiveninin ve çivi yazısı ile PERS YAZITI’ nın olduğu TUŞBA VAN KALESİ’ ni geziyoruz. Otantik VAN EVİ’ ni, kale eteklerindeki 16yy. HÜSREVPAŞA CAMİİ, KAYA ÇELEBİ CAMİİ ve ULU CAMİİ’ ni yükseklerden görüyoruz ve VAN KEDİSİ evinde meşhur kedileri ve URARTU Gümüş Takı sanatını inceliyoruz. Şehir merkezinde Cumhuriyet Cad. / Maraş Cad. / kahvaltıcılar bölgesi / çarşıyı ve BEŞYOL Bölgesini geziyoruz. VAN GÖLÜ kıyısına giderek feribot iskelesinden gün batımının harikulade görüntülerini izliyoruz… Ve konaklama yapacağımız otelimize yerleşim… Serbest zaman ve akşam yemeği otelimizde… Yemek sonrası arzu edenler ile çarşıda gezinti yapıyoruz… İyi geceler… Sabah kahvaltısı…………Otel Fiyata dahil. Öğle yemeği……………….Gevaş / Yöresel / Ekstra Akşam yemeği……………Otel Fiyata dahil. Otel / Giriş………………….4*Özel Statü Otel / VAN – 1930 Gün MURADİYE ŞELALESİ / DOĞU BEYAZID / IĞDIR / KARS – 424 KM. 0600 Doğu’da gün erken doğuyor… Bizler de erken uyanıyoruz, kahvaltı sonrası… Kısa bir yolculuk ile Beşparmak ve Pirreşit sönmüş volkanik dağları ile çevrili MURADİYE ŞELALESİne Bend-i Mahi geliyoruz. Doğal güzelliği içimize sindirerek yaşıyoruz… Sonrası… Mercidabık Meydan Muharebesi alanlarından geçerek Tendürek Dağı’nın ihtişamının kıyısından yolculuk ile Doğu Beyazıd ve AĞRI DAĞI tüm heybeti ile karşımızda. Fotoğraf molası veriyoruz… 99 yıl süren inşaatı ile İSHAKPAŞA SARAYI’nı geziyoruz ve KALESİ’ni – Beyazıd Camii’ni panoramik olarak görüyoruz. Doğu Beyazıd’ın en önemli pasajı BÜYÜK PASAJ / ARARAT’ta binlerce çeşit Acem/URARTU Kilim ve Halıları Kalitesiyle alışveriş için serbest zaman. Bu tur size bedavaya gelebilir… Haydi alışverişe… Öğle yemeğini ekstra Ağrı Dağı’nın eteklerinde aldıktan sonra ayrılıyoruz… Iğdır’da panoramik şehir turu yaparak ve KARS’a ulaşıyoruz. Panoramik şehir turu yaparken farklı bir kent farklı bir yaşam ve mimariyi gözlüyoruz. KARS KALE’sine çıkıyoruz ve yükseklerden kenti tanıyoruz. 12 HAVARİ KİLİSESİ Kümbet Camii, EBUL HASAN HARAKANİ TÜRBESİ, TAŞ KÖPRÜ, NAMIK KEMAL EVİ, Rus işgali döneminde yapılmış olan Defterdarlık, Sağlık Md.’lüğü, Belediye, GAZİ AHMET MUHTAR PAŞA MÜZESİ, FETHİYE CAMİİ, Eski tren garı binası, VALİ KONAĞI – İsmet Paşa – Kent Konseyi Binası – KARS ÇARŞISI’nı ışıl ışıl görüntüsü ile geziyoruz… KARS KAŞARI, GRAVYER ve ÇEÇİL Peyniri alışverişi sonrası… Otelimize yerleşim, akşam yemeği ve iyi geceler… Sabah kahvaltısı…………Otel açık büfe Öğle yemeği………………..Van/ Restoran/Ekstra Akşam yemeği…………….Otel Fiyata dahil. Otel / Giriş…………………..4* Otel / KARS – 1900 Gün ANİ HARABELERİ / SARIKAMIŞ / ERZURUM – 270 KM. 0700 Sabah erken oluyor… Günaydın ve kahvaltı sonrası 30 km. uzaklıkta olan ANİ HARABELERİ’ne gidiyoruz. Büyük Katedral Fethiye Camii / Ebul Menuçer Camii / Selçuklu Kervansarayı / Aziz Prkitch Keçel Kilisesi / Tigran Honents Kilisesi / HOMOROS KİLİSESİ / İpek Yolu Köprüsü / Arpaçay Nehri / ATESGEDE TAPINAĞI’nı görüyoruz, KARS’a geri dönerek çarşılarını geziyoruz ve alışveriş için serbest zamanda KARS KAŞARI, KARS BALI, TULUM PEYNİRİ, KAVURMA ve diğer yöresel ürünleri satın alabilme ve zevkinize göre gezebilecek zamanınız olacak. Öğle yemeği KARS’ta extra. İsterseniz KAZ ETİ menülü… Sonrası KARS üzerinden Sarıkamış’a geliyoruz. ŞEHİTLER ANITI’nı ziyaret ederek ayrılıyoruz. HORASAN üzerinden ÇOBANDEDE Köprüsü’nü de görerek DADAŞLAR kenti ERZURUM’a geliyoruz… İlk olarak Rus işgali döneminde savunma amaçlı TOPDAĞI’nda yapılan AZİZİYE ve MECİDİYE TABYALARI’nı, 93 Muharebesi anılarını, AZİZİYE ANITI, NENE HATUN ANITI ve KARS KAPI Şehitliği’ni geziyoruz ve Erzurum çarşılarını geziyoruz. Meydanda KITLAMA ÇAY’ ı içiyoruz, dinleniyoruz. OLTU TAŞI’nın merkezi olan RÜSTEM PAŞA KERVANSARAYI’ nda geziyoruz, yüzlerce binlerce oltu taşından hediyelikler ve ALIŞVERİŞ… Şimdi de DADAŞ’ın memleketinde DADAŞ EVİ’nin turistik bir örneği olan ERZURUM EVİ’ne gidiyoruz. Çok farklı ve gizemli… Dinleniyoruz ve keyifleniyoruz…Sonrası PALANDÖKEN KAYAK MERKEZİ’ne çıkıyoruz ve otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği otelde… Keyfinize göre yükseklerden ışıl ışıl ERZURUM manzarası… Sonrası iyi geceler… Sabah kahvaltısı………….Otel Fiyata dahil. Öğle yemeği………………..Kars / Restoran / Ekstra. Akşam yemeği…………….Otel Fiyata dahil. Otel / Giriş…………………..4* Otel ERZURUM – 2000 Gün ERZURUM – ERZİNCAN / SİVAS – 361KM. 0730 Günaydın ve kahvaltı sonrası aracımızla güzel ve zevkli panoramik bir şehir turu yapıyoruz ve aracımızdan inerek Narmanlı Camii – ÜÇKÜMBETLER – ÇİFTE MİNARELİ MEDRESE – Kırlangıç kubbeli ve 40 sütunlu ULU CAMİİ / ERZURUM KALESİ – SAAT KULESİ – TARİHİ ERZURUM EVİ’ni gezerek Dadaş farklılığını görüyoruz ve iyi bir şekilde dinleniyoruz. CAFERİYE CAMİİ – LALAPAŞA CAMİİ – 1310’da İlhanlılar döneminde Yakut Gazani tarafından yaptırılan YAKUTİYE MEDRESESİ ve Etnoğrafya Müzesi – KONGRE BİNASI’nın görüyoruz, kıtlama çayın gerçek tadına bakıyoruz… Ve Erzurum dendiğinde de Çağ Kebabı gelir akıllara… Öğle yemeği zamanı… YEDE GÖR ÇAĞ KEBAP’ta Kadayıf Dolması ile birlikteextra… Ve Erzurum’dan ayrılıyoruz… Zevkli, güzel bir yolculuk ile Erzincan’a yaklaşırken EKŞİSU MESİRE ALANI’nı, HORHOR MADENSUYU Havuzunu geziyoruz ve ERZİNCAN’dayız… Bakırcılığın ve TULUM PEYNİRİ’nin başkentini panoramik olarak gezerek şehri tanıyoruz… HÜKÜMET KONAĞI’nı, SAAT KULESİ’ni, Peynirciler Çarşısı’nı, Bakırcılar Çarşısı’nı geziyoruz. Belkide mevsiminde Cimin Siyah Üzümünü Türkiye’nin ilk patentli üzümü tadabilme olanağı… Erzincan sizi şaşırtacak… Düzeni ve temizliği ile… Saat Kulesi Hükümet Binası Barış Manço Parkı’nı panoramik olarak gördükten sonra Erzincan Tulumu, Bakır İşleri Meyve extralarının olduğu çarşıda serbest olarak geziyoruz ve alışveriş yapıyoruz… Erzincan’dan ayrılıyoruz… Dönüşün başlangıcı… Akşam yemeği yol üstü molasında SİVAS KÖFTESİ ve DÖNERİ lezzetlerini tadıyoruz Ekstra. Eğlenceli ve zevkli bir yolculuk ile YOZGAT üzerinden molalarla birlikte… Sabah kahvaltısı……………Otel Fiyata dahil. Öğle yemeği………………….Erzurum / Cağ Kebap / Ekstra. Akşam Yemeği………………Molada tesis Ekstra Otel………………………………Otobüs yolculuğu Gün SİVAS / ANKARA / ESKİŞEHİR- 669KM. 0400 Ankara’dayız. 0700 Eskişehir’deyiz… Bir sonraki turumuzda buluşmak üzere hoşça kalın… FİYATA DAHİL OLAN HİZMETLER Turizm belgeli araçlarla yolculuk ELAZIĞ2- TATVAN1 –VAN1 – KARS1 ve ERZURUM1’ da 6 gece otellerde konaklama Sabah kahvaltısı Divriği 1 / Otellerde 6 Akşam yemekleri otellerde set menü / A. büfe 6 Ani Harabeleri – Sarıkamış, Ovacık, Kemaliye gezisi Tüm panoramik şehir turları Zorunlu Turizm Seyahat Sigortası Profesyonel REHBERLİK hizmetleri Sürprizler ve ikramlar FİYAT HARİCİ HİZMETLER Tüm yemeklerdeki kutulu-şişeli içecekler Öğle yemekleri / Dönüş günü akşam yemeği Kişisel Harcamalar, otellerdeki ekstralar Müze, ören yeri, özel konak-m. park ve vb. girişleri Nemrut Krater Gölü minibüs çıkışı Akdamar Adası’na tekne ile geçiş Karanlık kanyon Tekne gezisi Fiyata dâhil hizmetlerde belirtilmemiş tüm hizmetler ÖNEMLİ NOTLAR – Erken uyanmayı sevmek. Yürüyüşlere katılmak. Spor giysi ve ayakkabı. ayakkabı – Güleryüz – hoşgörü – sabır ve eğlenmeyi sevmek. – Sırt çantası, fotoğraf makinesi, şarj cihazı bulundurulması avantajdır. – Tur esnasında program yoğunluğundan dolayı bankamatik, döviz ofisi vs. bulmak her zaman mümkün olmayabilir, tedarikli olmak rahatlatır. – Tur rehberi, bölgedeki yoğunluk, hava ve yol koşullarına göre program içeriğinde değişiklik yapmadan, program uygulamasını değiştirme hakkına sahiptir. – Yaptırmış olduğunuz bu tur ile ilgili rezervasyon anında otobüste koltuk sırası ve numarası sözü ile garantisi kesinlikle verilmez. – Tur esnasında her gün ikişer sıra kayarak oturma listeleri oluşturulur. Misafirlerimiz buna göre yerleşirler. – Yöresel eğlenceler otel tarafından sezonda düzenlenmektedir. Sorumluluk otellere aittir. – Çocuk indirimleri 2 büyük yanında konaklamak koşulu ile geçerlidir. – Müze kart / maximum kart / 17 yaş altı / 65 yaş üstü kişiler kimlikleri ve geçerlilikleri olması durumunda Turizm Bakanlığı’na bağlı tesislere ücretsiz giriş yapabilirler. – Bu tur programı bir paket olarak düşünülmelidir. Katılımcıların kendi isteği ile almadığı bir hizmetin bedelinin iadesi kesinlikle yapılamaz. – Turizm seyahat sigortası ortalama 15 TL dir. 65 yaşa kadar geçerlidir. Daha üst yaş grubu sigorta farkını acentamıza nakit olarak öder. – Extra gözüken turlar minimum 25 kişinin katılımıyla yapılabilmektedir. – Katılımcı sayısı 10-16 kişi ise lüx minibüs, 18-24 ise lüx küçük otobüs, 25+ ise otobüs ile tur düzenlenir. Bu bir tur sözleşmesidir. Turu satın alan kişi kişiler bu koşulları kabul etmiş sayılırlar. Bu sözleşme tur kayıt formundaki tüm kişiler için de geçerlidir. Eski Fransız Cumhurbaşkanı Charles de Gaulle, çok güzel ifade etmiş “Yahu, siz 360 farklı türde peyniri bulunan bir ulusu yönetmek kolay mı sanıyorsunuz?” Bu, peynir zevki ve çeşnisi gelişmiş toplumların aslında ne kadar sofistike, zor beğenen insanlardan oluştuğunu anlatan sevdiğim veciz bir söz. Bana sorarsanız bizim de Fransa’dan geri kalan yanımız yok. Bölge bölge, şehir şehir peynir çeşitlerimizin tam sayısını çıkartmak kolay değil, ama güvendiğim bazı araştırmalarda Anadolu’da tam 193 çeşit peynirimizin olduğu, bunlardan sadece dokuzunun resmi tescil altında olduğu Patent Enstitüsü tarafından coğrafi işaret olarak tescillenen peynir türlerimiz şunlar "Kırklareli Peyniri, Malkara eski kaşar peyniri, Van otlu peyniri, Yozgat çanak peyniri, Diyarbakır örgü peyniri, Erzurum göğermiş peyniri, Hatay künefe peyniri, İzmir tulumu, Kabataş köy peyniri." Tescilli ya da değil her nereye gitsem o yöreye ait peynir çeşidiyle mutlaka karşılaşıyorum, hemen tadıyorum. Şarap, zeytinyağı tadımından daha az keyifli değil bu iş. Yapılan onlarca peynir çeşidinin çoğu hiç öyle yaygın şekilde tüketicilere ulaşmıyor, yalnızca kendi yöresinde üretilip coğrafyası üzerinde sık sık coğrafya değiştirerek Orta Asya’dan Viyana’ya kadar uzanan çok geniş bir alana yayılan Türkler, birçok kültür ve dinin etkisi altında kalarak farklı uygarlıklar yaşamışlar. O zamanlardan bugüne değişen, gelişen ve zenginleşen bir peynir kültürü oluşmuş. Son durağımız medeniyetlerin kavşağı Anadolu ve Mezopotamya’da zaten muazzam bir peynir altyapısı varmış, bizim Orta Asya birikimimiz ile birlikte ortaya eşine az rastlanır bir peynir medeniyeti’ çıkmış, bunu çevre coğrafyalara da yaymışız cömert bir şekilde. Peynir tipi, üretim tekniği, kullanılan sütun niteliği, protein yağ, bakteri içeriği, işletme koşulları, sıcaklık ve nem düzeyine göre farklılık gösteriyor. Özellikle onsuz kahvaltı yapamadığım için ayrı bir düşkünlüğüm var peynire. Gittiğim her yerde özellikle o yörenin peynirlerini tadıyorum, hatta hemen sardırıp yanımda getiriyorum. Hızlı tüketim nedeniyle raf ömrü çok kısa olan iyi bir peynir koleksiyonum oluştu zaman içinde! Gezdiğim bölgelerde dikkatimi çeken, beğendiğim, tavsiye edeceğim peynirleri sizlerle paylaşmak peynir başkenti / Marmara BölgesiGerçekten de Marmara Bölgesi, Türkiye’de peynirin tartışmasız başkenti. Peynire kaynaklık yapan sütü aldığımız koyun, keçi ya da inek hep açık havadaki aromalı bitkilerden besleniyorlar. Üç iklimin, üç denizin, üç imparatorluğun etkileri peynire aynen yansımış, her birinden lezzetler taşıyor günümüze. Türkiye’nin en çok tüketilen peynirlerine bakarsanız bunu görüyorsunuz. Ezine beyaz, Edirne beyaz, Kırklareli kaşarı, Malkara kaşarı, Bursa-Balıkesir’in Mihaliç’i, Çerkes, Abaza ve kaymaklı lor bölgenin değerli peynirlerinden. Bunlardan Ezine ve Edirne Beyaz peynirleri coğrafi tescil kovalarda özel üretim / Karadeniz BölgesiKaradeniz yaylalarında dağ suları ve bol yeşillikle beslenen hayvanların sütleri aromatik olduğu için bu bölgenin peynir kültürü de oldukça zengin. Pıhtısı haşlanarak elde edilen koleti, telli gibi peynirler bu bölgenin en iyi bilinen markaları. Telli peynir, bölgede minzi denilen çökelek ile birlikte ahşap kovalarda olgunlaştırılıyor. Peyniri ahşap kovalara basma geleneği Karadeniz’e özel. Bu kovalara külek, kurun gibi adlar veriliyor. Bu peynirler aynı zamanda bölgenin ünlü yemeği mıhlamanın da ana malzemesi. Çorum Kargı tulumu, Mengen peynirleri de Batı Karadeniz’i temsil eden özel peynir değişik ot peyniri / Doğu Anadolu BölgesiTürkiye’nin en yüksek bölgesi Doğu Anadolu, ağırlıkla yerli ırk ineklerin sütlerinden elde edilen peynirlerin kaynağı. Erzincan Savak tulumu, Erzurum cıvıl, Van otlu peyniri, cecil, Kars gravyeri, Gole ve Kars kaşarları bölgenin en ünlü peynirleri arasında. Yüksek platoların endemik yapısı peynirlere özgün tatlar kazandırıyor. Van ve çevresindeki en az 25 değişik ot peynir üretiminde kullanılıyor. Bölge peynirlerden Erzincan Tulum Savak, Kars kaşarı, Erzurum cıvıl ve küflü cıvıl coğrafi işaretli peynirlerden. Kars ve çevresinde asırlık mandıralarda gravyer ve kaşar üretimi geleneksel olarak devam Doğu Anadolu – Gaziantep, Urfa ve DiyarbakırBu bölge peynirleri Akdeniz ve Orta Doğu peynirlerinin ortak özelliklerini taşıyor. Yazların sıcak geçmesi nedeniyle peynirlerin yapıları kaynatılarak güçlendiriliyor. Ardından tuz oranı yüksek salamuralı sularda uzun süre korunuyor. Diyarbakır, Gaziantep, Urfa, Mardin’de mayalama sonrası oluşan teleme ısıtılarak şekillendiriliyor. Diyarbakır’ın örgüsü, Gaziantep’in sıkması, Urfa’nın süzüldüğü bezin şeklini alan peyniri, Mardin peynirleri benzer üretim biçimleri ile üretiliyor. Diyarbakır, Gaziantep, Urfa, Mardin’de mayalama sonrası oluşan teleme haşlama sonrası şekillendiriliyor. Diyarbakır’ın örgüsü, Gaziantep’in sıkması, Urfa ve Mardin peynirleri benzer üretim biçimleri ile lezzeti / Akdeniz Bölgesi Bölgede, ağırlıkla pıhtısı haşlanmış peynirler üretiliyor. Adana, Mersin peynirlerinin sütleri yine endemik bitkisi zengin Toros yaylalarından geliyor. Yüzyıllardır yörük-göçerlere ev sahipliği yapan Toroslar'da yörüklere ait süt ürünleri gelenekleri Sarikecililerce hala devam ettiriliyor. Özellikle keçi sütünden yapılan peynirlerin salamurada bekletilerek tüketilmesi yaygın. Deriye, testiye ve beze basarak tulumlamak yaygın yöntemler arasında. Mersin’in bezde tulumu, çökeleği, çörekotlu çömlek peyniri Kozan’ın ofeleme peynirleri tulumlanarak saklanan deyince akan sular durur / Ege BölgesiAnadolu topraklarının denize açıldığı Ege peynirciliği oldukça gelişmiş ve çeşitli. Londra ve Urla arasında yaşadığım için peynir yolculuğumda Ege’nin çok ayrı bir yeri var benim için. Bölgeye yörüklerle gelen deri tulum geleneği tenekede salamura tulum ile yeni bir biçim ve ticari boyut kazanmış. Ege’nin pek çok noktasında üretilen salamuralı tulumun ilk üretim yeri Bergama. Sepet peyniri sahil Egesinin en iyi temsilcilerinden biri. Köyün sütünden yapılan Sepet peynirinin peynir altı suyu ile üretilen Ayvalık lorü özgün bir tada sahip. Kirlihanım, Kopanıştı, Armola, Saganaki gibi peynirler bölgede farklı halkların birbirine kattığı kültürel zenginlikler. 50 peynirli Balıkesir gerçekten köklü bir peynir geçmişine sahip. Cunda ise en önemli peynir markası “Kesebir”e evsahipliği yapıyor. Son gezimde Kesebir Mandıra’nın kurucusu İsmail Kesebir ile tanıştım. Şimdi oğlu Hüsnü Kesebir de ona güçlü destek veriyor bu aile işletmesinin peynir sanatkarlığını ilerletmede, marka değerini yükseltme Kesebir “Cunda Adası dışında başka şubemiz yok. Bizi marka yapan sebep ve tercih edilmemiz, tamamen klasik ev yapımı eski usul butik üretim yapmamız. Satışı da, üretimi de burada yapıyoruz. Sadece peynir ve klasik yoğurt üzerine imalat yapıyoruz. Kesinlikle fabrikasyon üretimine geçmeyeceğiz. Perakende zincirlerine ürün vermiyoruz. Yöresel misyonumuz devam edecek” diyor. 10 çeşit saganaki peyniri üretiyor. Kökeni Midilli. Tavada hafifçe kızarttığınız zaman enfes kokusu damak tadı bırakıyor. Ayrıca, klasik beyaz peynir, Ezine tipi beyaz peynir, kaşar peynirleri, teneke tulum çeşitleri, sepet peynirleri gibi yöresel peynirleri de tattım mütevazı dükkanında. Meşhur Ayvalık tostunun Cunda tulum denilen peynirini de Kesebir Mandıra yapıyormuş. Bu peynirin özelliği tamamen yumuşak kıvamlı olması, kaşarımsı kıvamda hamurunun yapılmasından kaynaklanıyor. Hem tostun içinde eriyor hem yerken damakta yumuşak bir tat bırakıyor. 41 yıl önce İzmir’de kurulan, ve siteleri üzerinden tüm Türkiye’ye satış yapan Tereci Gıda’nın sahibi Mehmet Tereci, sohbetimizde, her yörenin kendine has havasında, toprağında yetişen ürünleri bizzat yerinden aldığını söylüyor. “Her yörenin, her ilçenin neyi meşhursa o lezzetleri bulup ortaya çıkarıyoruz. Aynı zamanda üreticileri destekleyerek, bir nebze de olsun üretici kooperatiflerinin misyonunu üstleniyoruz. Bu amaçla yerel kooperatiflerle birlikte çalışıyoruz” diye de ekliyor peynir tadımı yaparken. Mağazalarında 72 çeşit peynir çeşidi ile Antakya’nın Sürk Peyniri, Kars yöresinin meşhur gravyer peyniri, Van’ın Salamura Van Otlu peyniri, Çorum’un Kargi Tulumu, Konya’nın tandır peyniri, Diyarbakır örgü peyniri bölgesinden özenle seçilerek ayağımıza kadar getiriliyor. Tiryakisi oldum, hiçbirisi bilinir marka olmayan, Tereci dışında bir yerde satışta görmediğim bu peynir peynirinin vatanı / İç Anadolu Bölgesi Kurak iklimin, dirençli otların bölgesi İç Anadolu tulum peynirlerinin vatanı olarak biliniyor. Peynir üretiminde koyun, keçi sütü geleneği devam etmesine rağmen, son yıllarda inek sütünden üretim yaygınlaşmaya başlamış. Yüzyıllardır deriye ve çömleklere basılan peynir son yıllarda beze ve plastiğe basılarak olgunlaştırılıyor. Karaman Divle’de bulunan obruklar geleneksel üretim deri tulumları olgunlaştırmak için kullanılıyor. Konya’nın gök peyniri, Ermenek, Karaman ve Divle’nin deri tulumları, Develi’nin sundurme peyniri, Avanos’un küp peynirleri Anadolu’da hala üretilen özgün tulum peynirleri arasında. Evet, de Gaulle, peynir çeşidi arttıkça o ülkenin damak tadının, insanlarının tercihlerinin daha sofistike bir hal alacağını, böylesine peynir tutkunu insanları yönetmenin de zor olacağını söylemek istiyordu herhalde. Şayet durum böyleyse Anadolu’daki çeşniyi, zenginliği düşündüğümüzde aynı şeyi bizim liderlerin de söylemesi şaşırtıcı olmayabilir. Peynir zevki yüksek, damak tadı zengin insanların ülkesi de güzel olur, yönetmesi de üstün başarı gerektiriyor. Tabii ki, benim gibi peynir peşindeki seyyahların yolculukları da hiç bitmez. Peynir tutkum, ailemden kaynaklanıyor. Peynirsiz bir sabah kahvaltısı, hatta öğün hatırlamıyorum. Yemek sonrası mutlaka sofraya peynir gelir, ister hazmettirici deyin, ister yemeği bastırıcı. Bazen yalnız, bazen bir lokma ekmekle birlikte üzerine karabiber ekilerek yenilir. Bu alışkanlığı biraz da abartmış, sütlacın bile üzerine peynir ufalayarak yemeğe başlamıştım…Beyaz peynir ve eski kaşardı soframızdan eksik olmayan. Kış aylarında kaşar dilimleri maşanın üzerinde sobanın içine sürülür, hafif eriyince sobanın üzerinde kızarmış ekmeğin üzerine yerleştirilip afiyetle bir çocukluk sonrası merak ve araştırma sözcüklerinin ilk sırayı aldığı bir yaşam biçimini seçince soframdaki peynir çeşitleri artmaya, ülkemin dört bir köşesindekilerle bereketlenmeye ve yurtdışı seyahatlerinde tattıklarımla lezzet coğrafyam da renklenmeye ki peynircilik sadece sütün saklanmasına ve bozulmadan daha uzun süreli tüketilmesine olanak tanıyan bir zanaat değildi. Bu sayede dünyanın birçok bölgesinde farklı coğrafi ve iklimsel özelliklere sahip yerlerde birbirinden apayrı kültürel tekniklerle birbirinden lezzetli, artizan peynirler önceleri kullandığım "yahu yabancılar ne güzel peynirler yapıyorlar, niye bizde bu kadar çeşit yok?!" cümlesi yerini, "bizim bu kadar çeşit harika lezzetli peynirimize niye ulaşamıyor, niye dünyaya tanıtamıyoruz"a muhteşem peynirlerimiz vardı ki… Hemen aklıma geliverenler Ardahan Türkmen saçak peyniri, Balıkesir Mihaliç peyniri, Boğatepe gravyeri, Çorum kargı tulum peyniri, Divle obruk peyniri, Karaburun – Çeşme kopanisti peyniri, Kars çakmak peyniri, Kars çanak peyniri, Kars eski kaşarı, Van otlu peyniri… Neyse ki bunlar bugün Nuh'un Ambarı gibi Slow Food örgütünün uluslararası bir listesine arada, Karaman'ın Divle obruk peyniri Slow Food coğrafi işaret tescili olan Presidia listesine alındı. Kafkas Üniversitesi ile Boğatepe Çevre ve Yaşam Derneği tarafından hayata geçirilen, Serhat Kalkınma Ajansı'nın SERKA desteklediği çalışmalar sonucunda Kars kaşarı, coğrafi işaret alan ürünlerimiz arasında yerini aldı. 32 farklı bileşenden oluşan ve Almanların "Dağ Kaşarı" olarak nitelendirdiği Kars kaşarı, Nuh'un Ambarı'na da 2013 yılında Kafkas Üniversitesi ile Boğatepe Çevre ve Yaşam Derneği'nin Kars kaşarının coğrafi işaretlenmesi amacıyla verdiği projeyi kabul etmişti. Coğrafi işaret için 2014 yılında Türk Patent Enstitüsü'ne başvurulmuştu. Bir yıl boyunca TÜBİTAK Marmara Gıda Enstitüsü'nde analiz yapılıp sonuçlar incelendikten sonra verilen kararın Resmi Gazete'de yayınlanması ile Kars kaşarı, coğrafi işaret sahibi 2 bin metreden yüksek dağlardaki meralarda serbest otlayan hayvanlardan, ki yalnızca üç aylık bir dönemde mümkün olabiliyor, sağılan pastörize edilmemiş sütlerden yapılan Kars kaşarı, hiçbir katkı maddesi içermiyor. 8 litre sütten 800 gr. ile 1 kg arası verim alınabiliyor. Peynir yapımına süt sağıldıktan hemen sonra başlamak gerekiyor. Maya, şirdenden hazırlanıyor ve peynir kuşaktan kuşağa aktarılan teknikler kullanılarak yapılıyor. Yani geleneksel bilgelik, binlerce yıldır olduğu gibi bugün de yaşatılıyor ve dünyaya peynir konusunda da adımızı duyuracak artizan peynirlerle yaşatılmaya devam yerel peynirlerimiz artık şık marketlerin peynir reyonlarında da boy gösteriyorlar. Üreticilerimiz, gerekli hijyen şartları, etiketlemeler ve standartların sağlanması için yoğun çalışma içindeler. Evet, kaliteden yana bir sorunumuz yok, ama yasal uygulamalar ve Batı'nın tespit ettiği koşullar da sağlanırsa en önemli ihraç ürünlerimiz arasında neden peynirlerimiz de yer almasın?! En az 50 çeşit peynirimiz, dünyadaki benzerleriyle rekâbet edebilecek nitelikte veya eşi menendi olmayan özellikleriyle tek…Bütün bu çalışmaların sonunda belki artık eskisi gibi pazarlardan, marketlerden ambalajları nedeniyle peynirleri tadarak alamayacağız, ama varsın olsun… Ben, binlerce yıllık bu birikimimizin dünyaya tanıtılması için buna çoktan razıyım… Biliyor ve inanıyorum ki, yerel peynirlerimizin altın çağı çok yakın…Türkiye'nin peynir haritasıAkdeniz Bölgesi Antakya kesme, bez kaşar, carra diberki, çimi, Elbistan kelle, ezme baskı, yaprak, ham çökelek, hellim, Isparta tulum, kelle çökelek, Korkuteli deri, Maraş parmak, nor, surke, süller tuluk, sünme Halep, yılan, sütçüler tortusu, sütlü, testi, tulum keşi, Yalvaç küp, Yörük, Adana hellim peyniri, Yörük peyniri, kuru çökelek, Kozan peyniri, Tuluk çökeleği, tulum peyniri, Ceyhan kaynatma peyniri, Antalya meme peyniri, Akseki çimin peyniri, yoğurt çökeleği, Gazipaşa keçi peyniri, tulum peyniri, Girdev Yaylası yörük peyniri, Antalya Korkuteli çörekli çoban peyniri, Burdur örgü peyniri, Isparta Sütçüler peyniri, tuluk peyniri, Hatay kuşbaşı peyniri, testi carra peyniri, ayran çökeleği, sürke, sünme peyniri, dil peyniri, künefelik beyaz peynir, zahterli çökeleği, Samandağ peyniri, Kahramanmaraş parmak peyniri, kelle peyniri, tulum peyniri, Mersin Anamur deri peyniri, Silifke ham çökeleği. Doğu Anadolu Bölgesi Bitlis küp, cacık jaji, otlu çökelek, civil çeçil, deve dili, dövme, Erzincan tulum, gravyer, karın kaymağı, Kars kaşar, köçer, Malatya çökeleği, motal, otlu lor, otlu, pestigen, saçak kadayıf, iplik, şavak, şavak çökeleği, şor loru, tomas serto, tortum pişmiş, yaprak lavaş, Ağrı Aladağ köy peyniri, Ardahan İkizdere tulumu, çuma peyniri, Bitlis köy peyniri, Bingöl salamura peyniri, Erzurum sünme peyniri, Tortum pişmiş peyniri, tel peyniri, Kerti peyniri, Hınıs peyniri, Erzincan deri tulumu, Elazığ şavak şafak peyniri, Hakkâri Şemdinli Herki peyniri, Kars gravyer peyniri, Çakmak peyniri, yağlı tuluh peyniri, Kars kaşarı, kaşar örgüsü, küşü çeçil peyniri, taze çeçil peyniri, karın kaymağı, kaşar loru, Malatya karışık deri tulumu, çökeleği, Muş Varto keçi peyniri, Siirt otlu peyniri, Şırnak Güçlü Konak peyniri, Pancarlı tulumu, taze sarımsaklı peyniri, Tunceli taze çökeleği, Van otlu peyniri. Ege Bölgesi Afyon tulum, armola, Bergama tulum, çayır, İzmir tulum, Karaburun lorlu keçi tulum, kazıklı, kırktokmak, posa, kirlihanım, koponasti, kuru ezme, kuru çökelek, sepet loru, Aydın çörekotlu peynir, Aydın tulum peyniri, cıvık peyniri, toz peyniri, çiğ kesik, Didim çökeleği, Didim çoban peyniri, Afyon Dinar peyniri, tulum peyniri, Denizli Derecik peyniri, İzmir kalsiyumlu beyaz peyniri, Ödemiş teneke tulumu, İzmir fesleğen, Bergama salamuralı deri tulumu, İzmir biberli çökeleği, tuzlu lor, Ödemiş yağlı peyniri, sepet peyniri, İzmir sepet loru, Muğla Fethiye Geyve yörük peyniri, Manisa koyun peyniri, Uşak koyun peyniri. Güneydoğu Anadolu Bölgesi Antep sıkma, eritme, kartal, künefe, otlu, örgü, Urfa beyaz, Adıyaman sıkma peyniri, basma peyniri, Pazarcık köy peyniri, Batman Kozluk kok peyniri, Diyarbakır otlu Erciş Peyniri, örgü peyniri, Ergani salamura peyniri, eritme peyniri, Gaziantep tulum peyniri, sıkma peyniri, örgü peyniri, Urfa topak peyniri, kuzubaşı peyniri, Mardin Tecen peyniri. İç Anadolu Bölgesi Ayaş basma ve ovma, biberli çökelek, çanak testi, çepni tulum, çiğleme, çömlek, Divle tulum, ekşi siyah, Ereğli bez tulumu, gödelek, Karaman tulum, Karaşar tulum, Kayseri çömlek, kesmük, Konya küşü, küp, küpecik, pesküten, Ankara Kızılcahamam çömlek peyniri, Ankara Gölbaşı tulumu, Aksaray peyniri, Çankırı Küpecik peyniri, Kesmük peyniri, Konya küşü tulum peyniri, Cihanbeyli küflü tulum peyniri, Ereğli bez tulumu, Selçuklu tulumu, Örgü peyniri, Davar peyniri, Kayseri küp peyniri, Çerkez peyniri, Kırşehir Çörekotlu Peyniri, Çömlek peyniri, Nevşehir çömlek peyniri, Niğde küp peyniri, Sivas Koyulhisar küp peyniri, Yozgat çanak peynir, salamura beyaz peynirli ve biberli çökeleği.?Karadeniz BölgesiAho acı, araklı, ayran kırması, ayran, cami boğazı, cabaltı çökeleği, civil, ekşimik kesik, eridik, Giresun acı, gorcola, imansız köylü, kadina, kargı tulum, karın kaymağı, keş, kolete golot, kurçi, külek, lorlu kaşar kırığı, minzi, minzi kurut, oğma, su sulu, Sürmene çökelekli mezele, süt kırması, şor, tekne, teleme, telli, telli kremalı, Tokat küp çökeleği, Tonya kaşarı, Tulum kaşarı, varil, yayla, yer, Yusueşi köylü küşü, Artvin imansız peyniri, mayalı peyniri, Anzlat, Şavşat sıkma peyniri, küp peynir, Yümme peyniri, Eridik peyniri, telli kremalı peyniri, eritme peyniri, Ardanuç Güllüce karışık peyniri, Amasya köy peyniri çökeleği, Bolu kaynamış peyniri, Çorum kargı tulumu, Kargı yaş peyniri, Giresun uzayan peyniri, çökeleği, Tecen peyniri, Gümüşhane köy peyniri, Ordu peynirli küp çökeleği, çiğ süt çökeleği, küp çökeleği, yağlı peyniri, Ünye çökeleği, Kurukeş, Rize Kurçi peyniri, Samsun çiğ kesik, Trabzon varil peyniri, Kebir tam yağlı peyniri, Minzi peyniri, Sürmene Aho peyniri, Tonya kaşarı, yayla peyniri, Koleta peyniri, otlu peyniri, Sürmene çökelekli Meleze peyniri, Akçaabat tel peyniri, Golot peyniri, Tamyon peyniri, Tokat küp çökeleği, yağlı peyniri, Abhaza peyniri, Külek peyniri. Marmara Bölgesi Abhaza, balkabağı küp, Çerkez, çoban, Karabük, Mengen, Mihalıç Manyas, sırvatka loru, Balıkesir tulum peyniri, Mıhaliç kelle peyniri, sepet Mıhaliç peyniri, Ayvalık kirli hanım loru, Manyas peyniri, Ayvalık İvrindi kelle peyniri, Ayvalık Cunda sepet peyniri, Edremit sepet peyniri, Susurluk örgü peyniri, tam yağlı peyniri, Ayvalık pastörize tulumu, Bursa dil peyniri, diyet peyniri, Çanakkale keçi peyniri, Ağuz peyniri, Ezine koyun peyniri, Edirne tipi beyaz peynir, Kocaeli keçi peyniri, İzmit Gölcük teneke peyniri, Kırklareli yumuşak peyniri, Sakarya füme peyniri, Trakya yağlı koyun ve kaşar peyniri, otlu peynir, Trakya lüks kaşarı, Tekirdağ lor, umurça peyniri. Emrullah Gümüştaş'a bu bilgiler için teşekkür ederim…Türkiye'nin ilk ve tek peynir müzesiPeynir Müzesi, Kars merkeze 45 kilometre mesafede, Boğatepe köyünde. Boğatepe'de 200'den fazla bitki çeşidiyle beslenen Zavot ve Doğu Anadolu Kırmızısı adlı sığırlarla keçi ve koyun sütünden geleneksel üretim teknikleriyle taze kaşar, eski kaşar, gravyer, lor, deri tulum, heriye tulum, kısır inek sütünden yapılan Malakan peyniri, Malakan beyaz peyniri, kuzu işkembesinden or tulum, otlu peynir, kelle peyniri, tel, çürük ve çanak gibi peynir çeşitleri üretiliyor. Peynir fabrikasının, müzenin Boğatepe Çevre ve Yaşam Derneği'nin kurucusu İlhan Koçulu…2000 yılına kadar kendisi de İstanbul'da yaşayıp çalışan Koçulu'nun köyüne dönmesine bir kaza neden oluyor. Koçulu, şöyle anlatıyor o günleri"1999'da köyden bir arabayla bir TIR çarpıştı, 23 kişi öldü. Cenaze için gelince, köyüme dönmeye karar verdim. Nesli tükenmekte olan yerel kültür için neler yapabiliriz, diye araştırdım. İlk olarak kadınların yaşamını kolaylaştırmak ve aile içi karar verme süreçlerine katılmaları için etnobotanik çalışmaları yaptık. Şifalı bitkileri toplamaya ve kurutmaya başladık. Bunları bir çatı altında toplamak için köyde ekomüze kurmaya karar verdik. Muhtar Hayrettin Ömür, Kars gravyerinin ilk üretildiği binanın üst kadını çok amaçlı kültür merkezi olarak hizmete açtı. Alt katını da biz Peynir Müzesi yaptık."Müzenin amacı ve misyonuKurulduğu köyden başlayarak bölgenin temel geçim kaynaklarından biri olan peynirciliğin tarihini ve üretim kültürü süreçlerini yerel tarih, sosyal doku ve çevresel ilişkiler çerçevesinde aktarmayı amaçlayan müze, Kars ve yakın çevresinde bütüncül bir ekolojik-kırsal yeniden yapılanma hayalinin temel ayaklarından birini oluşturuyor. Yörede 2000'li yıllardan itibaren başlatılan geleneksel organik tarım, bitki ambarı, yerel örgütlenme ve ortak ekipman kullanımı, lokal ekonomiler yaratma köyler arasında ürüne dayalı takas ekonomisi ve kentte de yerel üretimlerin tüketimini teşvik etme, eko-turizm, kadınların ve gençlerin sosyo-ekonomik yaşama katılımı, köy bilgeliğinin yaşatılması… gibi çok sayıda projenin yerel halk tarafından sahiplenilmesi ve sonraki nesillere aktarılabilmesi için gereken bilinç/duyarlılık ve sahiplenme düzeylerinin oluşturulmasında EKOMÜZE ZAVOT'un organik bir bağ kurma işlevi görmesi de Zavot, yerele özgü soyut ve somut miras değerleri/öğeleri üzerinden yaratacağı katılımcı ve üretime dönük bilinç artırıcı pratikleriyle süregelen ekolojik-kırsal eksenli gelişim projelerinin sürekliliğinin sağlanması ve Anadolu'nun başka yörelerinde benzer nitelikli başka ekomüze projeleri için bir model oluşturmayı misyon tarihçesi1920'li yılların başında 2'si Büyük Boğatepe tarafında diğer ikisi de Küçük Boğatepe tarafında olmak üzere, içinde köylülerin de yer aldığı 4 adet şirket kooperatifi kuruluyor ve her iki tarafta da birer atölye inşa edilerek ortak gravyer peyniri imalatına geçiliyor. Bu mandıraların Büyük Boğatepe'de inşa edileni, bugün ekomüze olarak restore edilen yapı ve 1918 yılına dek Malakanlar ve Alman peynirciler tarafından, 1976'ya kadarsa Büyük Boğatepe'deki Kooperatiflerin üretim yaptığı gravyer peyniri imalathanesi mandıra olarak kullanılıyor. Üst katı imalathane, alt katı ise peynir olgunlaştırma ve dinlendirme deposu. 1970'lerin sonunda kooperatiflerin dağılması ve herkesin kendi evini mandıra olarak kullanmasıyla bina boş kalıyor. Bir süre sonra bakımsızlıktan üst katı yıkılıyor ve alt katı uzun yıllar atıl yılında Köy Muhtarlığı ve İhtiyar Heyeti tarafından yapılan değerlendirmeler sonucunda binanın üst katı, çok amaçlı bir Kültür Evi'ne dönüştürülmek üzere genişletilerek imece usulü yeniden inşa ediliyor ve yapı, dernek eğitim toplantıları, köy düğünleri, kutlamalar ve benzeri etkinlikler için kullanılmaya yıllarda artan kentsel alanlara göç, değişime uğrayan yaşam ve tüketim alışkanlıkları/koşulları ve bu değişimin kırsal alanda da kendini göstermesiyle Kars yöresinde peynir çeşitleri ile üretim kültürlerinin giderek yok olmaya başlamasına karşın; peynircilik kültürünün yaşatılmak istenmesi, peynir üretimine dönük bilgilerin derlenmesi ihtiyacı, kadınların ve gençlerin bu yok olma eşiğindeki kültürel birikimi yeniden üretime dönüştürmesinin öneminin kavratılması ve onlara gelir getirici bir fırsat yaratma ve ulusal pazarda satılan Kars peynirlerinin yanlış tanınmasının önüne geçilmesi gibi nedenlerden dolayı bu ekolojik müzenin kurulması kararlaştırılıyor. "Zavot" kelimesi, bugün Kars'ta tüm geleneksel peynir imalathanelerini ve üretim kültürünü temsil etmesinin yanında müzenin kurulduğu köyün Rusça eski adı olması nedeniyle müzeye adını Zavot, bir merkez bina ile Boğatepe köyüne dağılmış çeşitli "istasyon"lardan oluşuyor. Bu istasyonlar, müze ile ilişkili konularda köylülerin katılımını ve kültürel etkileşimi farklı mekân ve atmosferlerde farklı şekillerde geliştirmeyi amaçlıyor. Dünyadan peynir lezzetleriTaze ve yumuşak peynirler?Mascarpone Ünlü bir İtalyan peyniri olan mascarponenin kaynağı Milano bölgesidir. Görüntüsü tereyağını andıran mascarpone, kremamsı kıvamdadır. Özellikle pasta ve tatlı yapımında kullanılır. Bir İtalyan tatlısı olan tiramisunun ana malzemesini Brie İnek sütünden üretilen yumuşak yapılı bir Fransız peyniridir. Kremamsı ve meyve aromalı bir tada sahiptir. Büyük tekerlekler şeklinde üretilmektedir. Üstü ince ve yenilebilir beyaz bir tabaka ile kaplıdır. Snek ve kanapeler için ideal bir Boursin Yumuşak, krem peynir yapısında olan bir Fransız peyniridir. Genellikle krakerlerle servis edilir. Biberiye, rezene ve taze soğan ile yapılan taze otlu ve iri çekilmiş karabiber ile üzeri kaplanmış biberli çeşitleri Camembert Dünya çapında tanınmış bir Fransız peyniridir. Birçok çeşidi vardır. İnek sütünden üretilir. Dışı beyaz bir küf şorasıyla kaplıdır. Olgunlaştıkça yumuşaktan keskinliğe doğru değişen kendine has bir tada sahiptir. Mükemmel bir snek ve tatlı Mozzarella İtalyanların diğer bir olgunlaşmasını tamamlamamış peyniridir. Orijinali bufalo sütünden yapılır. Fakat günümüzde özel olarak inek sütünden de üretilmektedir. Yumuşak ve nemli bir yapıdadır. Kremamsı ve hafif lezzete sahiptir. Otlusu ve biberlisi mevcuttur. Pizza, lazanya ve sıcak sandviçlerde kullanılan bir pişirme Ricotta Taze ve olgunlaşma süresini tamamlamamış olan Rikotta bir İtalyan peyniridir. İnek sütünden yapılır. Yumuşak ve keskin olmayan bir tadı vardır. Pizzalar dahil birçok tatlı ve tuzlu yemeklerde kullanılır. Yarı sert peynirler?Çedar Cheddar İngilizlerin en çok bilinen peynirlerindendir. İnek sütünden yapılır. Çoğunlukla soslarda, suflelerde, salatalarda ve pizzalarda eritme peyniri olarak kullanılır. Üretime göre yumuşak veya keskin olabilen bir tadı vardır.?Edam Edam Meşhur bir Hollanda peyniri olan Edam, inek sütünden üretilir. Yumuşak, tereyağımsı bir tada sahiptir. Ülkemizde de oldukça tanınmıştır. Üzeri kırmızı bir balmumu tabakası ile kaplıdır. Kimyon tohumları ile baharlandırılmış bir çeşidi de vardır. Top şeklindedir.?Emental Emmenthal Adı "Emme" vadisi anlamına gelen Emental, inek sütünden üretilen oldukça meşhur bir İsviçre peyniridir. Peynir kesildiğinde "göz" diye tabir edilen delikli yapısı ortaya çıkar. Fındığımsı kokulu ve tatlı lezzettedir. Yapısı sıcak ordövr ve fondülere çok uygundur. Tekerlek halinde üretilir. Gravyer Gruyere İsviçre'nin inek sütünden yapılan en meşhur peynirlerinden biri olan Gravyer görünüşü ile Emental'e benzer. Fındıksı kokulu ve delikli yapıya sahiptir. Peynir tabağına uygunluğunun yanı sıra fondu, kiş ve soslarda da çok iyi netice verir. Guda Gouda Oldukça iyi tanınan diğer bir Hollanda peyniridir. Edam gibi inek sütü ile yapılır. Yüzde 30-40 oranında yağ içerir. Açık sarı renktedir. Ağızda yumuşak bir tat bırakır. Bu peynir olgunlaşma süresini tamamlamadan yani taze olarak da yenilebilir. Fakat bir yıl olgunlaşmaya bırakılırsa tadı mükemmelleşir. Salamura edilmesinden dolayı dışında doğal bir kabuğu vardır. Tat olarak Edam ile çok yakındır. Tilsit Tilsit Oldukça sarı renkli, sıkı dokulu, keskin lezzetli bir Doğu Prusya peyniri olan Tilsit, günümüzde bütün Avrupa kıtasında üretilmektedir. İnek sütünden yapılır. Diğer peynirlerden kolayca ayırt edilmesini sağlayan meyve tadı ve keskin bir kokusu vardır. Az da olsa delikli bir yapıya sahiptir. Tatlı ve sandviçler için ideal bir peynirdir. Suflelerde veya gratine yemeklerde Emental'in yerine geçebilir. Anasonlu bir çeşidi de mevcuttur. Taleggio İnek sütünden üretilen yarı yağlı yüzde 48 bir İtalyan peyniridir. Pişirilmeden sıkıştırılarak hazırlanır. Beyaz veya sarı renkte kremsi bir yapıya sahiptir. Parmakla dokunulduğunda yumuşak dokusu içeri doğru çöker. İnce ve pembe renkli bir kabuğu vardır. Meyvamsı bir tada sahiptir. Adını, ilk çıkış yeri olan Taleggio'dan alan bu peynir, bugün bütün Lombardiya'da üretilmektedir. Metalik kağıda sarılmış, 20 cm. boyunda 5 cm. kalınlığında kalıplar halinde satılır. Provolone İnek sütünden üretilen yarı yağlı yüzde 48 bir İtalyan peyniridir. Genellikle füme olan bu sıkıştırılmış peynirin kendiliğinden oluşan pürüzsüz; dore ya da kahve tonlarında parlak bir kabuğu vardır. İçi kremsi ve saman sarısı renkte olan provolonenin yapımı sırasında bekletilme süresi 2 ya da 6 aydır. Bu süreyle ilgili olarak tadı değişik olabilir. İlk zamanlarda Campanie yöresinde manda sütünden üretilmeye başlanan provolone, bugün bütün güney İtalya'da inek sütünden üretilir. Armut, kavun, sosis ve insan formları verilerek elde şekillendirilen provolone 1 veya 5 kg. olarak satışa sunulur. Ancak 22-90 kg. arasında değişen ağırlıklarda, çok uzun silindirler halinde satışı yapıldığı da olur. Çoğu zaman bekleme sırasında asıldığı için, üzerinde ip izleri bulunur. Taze olduğu zaman yumuşak dokusuyla kanapelerde, kızartmalarda ve karışık salatalarda kullanılır, beklediğinde ise sertleşir ve ancak rendelenerek kullanılır. Mavi ve küflü peynirler?Gorgonzola Gorgonzola İtalyanların en meşhur mavi peyniridir. Ayrıca dünyanın da en iyi mavi peynirlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Bu peynirin üzerinde yeşil-mavi lekeler bulunur ve güçlü bir tada sahiptir. Salata soslarında, tatlı ve ordövrlerde eritme peyniri olarak Danimarka peyniri Danish blue Danimarka'nın, homojenleştirilmiş inek sütünden üretilen ünlü bir peyniridir. Danimarka peynir üreticilerinin küf kültürleri üzerinde yaptıkları çalışmalar sonucu ortaya çıkan en mükemmel peynirlerden biridir. Bu peynir yumuşak kremimsi bir dokuya ve oldukça güçlü bir tada sahiptir. Çok iyi bir tatlı peyniridir. Açık sandviçlerde de yaygın olarak kullanılır. Rokfor Roquefort Fransa'nın "Causes" bölgesinde üretilen bu peynir "peynirlerin kralı" olarak nitelendirilmektedir. Koyun sütü ile üretilir. Çok nemli bir ortama sahip özel mağaralarda olgunlaştırılan Rokfor, süresini tamamlamaya yakın mavileşir. Güçlü ve zengin bir tadı vardır. Sofra peyniri olarak kullanılmasının yanı sıra salata soslarında da çok iyi sonuç verir. Sert peynirlerParmesan Parmesan/Permigiano İtalya'nın en çok tanınmış granüler yapılı peyniridir. Çok sert bir dokuya sahiptir. İnek sütünden yapılır. Büyük tekerlekler halinde satılır. Olgunlaşma süresi en az 2-3 yıldır. Tamamen olgunlaşmışları sadece rendelenerek veya toz haline getirilerek kullanılır. Hamur işleri ile çok iyi uyum sağlar. Pekorino Pecorino Koyun sütünden üretilen, sert granüler yapılı bir Güney İtalya peyniridir. Olgunlaşma süresini fazla aşmamış olanlar sofra peyniri olarak kullanılabilir. Bu süreyi aşanlar ise sadece rendelenerek kullanılır. Pekorino'nun bir çeşidi olan Pekorino Pepato, Sicilya'da üretilir ve içinde karabiber tanecikleri vardır. Pekorino, hamur işleri ile iyi uyum sağlar.?Grana Padano Padano vadisinde üretildiğinden dolayı bu isimle anılan grana padano fildişi renkli, ağır kokulu, sert bir peynirdir. Sabah ve öğleden sonra sağılan inek sütünün karıştırılmasıyla üretilen padano, 1-2 yıl 15-20 derece arasında bekletildikten sonra satışa sunulur. Bir cheesecake tarifiDeniz Kavukçuoğlu anlatıyor Gökçeada'da, kadim dostlarım Pazarkaya'ların Eski Bademli Köyü'ndeki Glyki taş evlerinde konuğuz. Denizi tepeden gören, yeşillikler içindeki evin bahçesinde söyleşiyoruz. İnci bir ara kalktı, baktım arabasının anahtarını arıyor, "Nereye?" diye sordum. "Süt almaya," dedi. Köyde bakkal yok ya, aşağıya, Yeni Bademli'ye inecek diye düşündüm. Aradan yarım saat, kırk dakika geçti, gelmez... Yüksel ise hiç meraklanmıyor. "İnci hâlâ dönmedi," dedim, "başına bir şey gelmiş olmasın?" Soruma bir anlam veremedi. "Süt almaya gideceğini söyledi ya," dedikten sonra yüzümdeki anlamaz ifadeyi görünce açıkladı. Meğer İnci "süt gibi süt" almaya gitmiş. Anladım ki orada süt bakkaldan değil, sürü sahibi sütçüden alınıyor, yeni sağılmış, taze mi taze... Birkaç güğümle döndü İnci, benim hayretli bakışlarım altında getirdiği sütleri çeşitli tencerelere boşaltıp ocağa kaynamaya bıraktı. Yıllar var ki bu kadar çok sütü bir arada görmemişim. Sokaklardan sütçülerin geçtiği çocukluk yıllarım canlandı gözümde; bir de hemen her işlek caddede bulunan, mandıra sahiplerinin açıp işlettikleri o "süt ve sütlü mamüller" dükkânları. Sözgelimi, Moda Caddesi'ndeki Bulgar Cidrof Ailesi'nin o tertemiz dükkânı. Sütler kaynarken, İnci'ye "Bu kadar sütü ne yapacaksın?" diye sordum. Sorar sormaz da pişman oldum. Çünkü o daha ben sorumu tamamlamadan, "Peynir yapacağım, lor yapacağım, cheesecake yapacağım" diye yapacaklarını sıralamaya başlamıştı. "Cheesecake" -ki, ben peynir tartı demeyi yeğlerim-, deyince kulaklarım dikildi, uzun yıllar yaşadığım Almanya'da ilk kez tatmış ve tadı damağımdan hiç gitmemişti. İlgilendiğimi görünce, "Yapayım mı?" diye sordu. "Lütfen," dedim sonra ve baştan sona izledim o taze sütün cheesecake'e dönüşüm sürecini. Burada siz değerli okurlara İnci Pazarkaya usulü cheesecake'in nasıl yapıldığını anlatacağım. 1. aşama • 3 litre taze süt• 1 limonSüt kaynatılacak, kaynama aşamasında içine limonun suyu sıkılarak kesilecek. Kesilen süt bir tülbenten geçirilerek süzüldükten sonra dinlenmeye bırakılacak. Bir pasta kabı yumuşatılmış tereyağı ile yağlandıktan sonra yağın üzerine un serpilecek. 2. aşama • 250 gr. un• 125 gr. buzdolabından çıkmış katı tereyağı• 65 gr. toz şeker• 1 yumurta• 1 bıçak ucu tuzBir çalışma tahtasının üzerinde katı tereyağı bıçakla küçük parçalara ayrıldıktan sonra unla karıştırılarak ve önce şeker, sonra yumurta, sonra da tuz ilave edilerek tart hamuru yuğrulacak. Burada hamurun ısınmaması için yuğurmanın çok yoğun olmamasına dikkat edilmelidir. Tart hamuru belli bir kıvama geldikten sonra açılarak, daha önce yağlanmış kaba kenarları hafifçe kaptan taşacak şekilde yerleştirildikten sonra buzdolabına konacak. 3. aşama • 150 gr. toz şeker• 2 çorba kaşığı un• 1 paket vanilya şekeri• 1 limonun suyu• 4 yumurtaKesilmiş süte sırasıyla toz şeker, un, vanilya şekeri, limon suyu ve yumurtaların yalnızca sarısı katılarak iyice karıştırılacak. En son yumurtaların akları sertleşene/köpük haline gelene kadar çırpılarak malzemeye ilave edilip karıştırıldıktan sonra içi hamurla sıvanmış kaba dökülerek önceden 200 derecede ısıtılmış fırına konarak 40 dakika pişecek. Sevgili İnci Pazarkaya'nın cheesecake'i muhteşemdi. Sizinki niçin olmasın? Kolay gelsin; afiyet olsun. Lafla peynir gemisi niye yürümez?"Vaktiyle Edirne'de Aksi Yusuf adında bir peynir tüccarı varmış. İstanbul'da peynir fiyatları düşük ve İzmir'de yüksek olduğu için İzmir'e götürüp satmak üzere İstanbul'dan gemiye peynir yükletmiş. Ama gemi bir türlü kalkmıyormuş. Kaptana sormuş. Kaptan hem kendinin, hem tayfalarının parasını peşin istemiş. Aksi Yusuf Nakliye işi tamam olmadan para vermem. İşini bitir, paranı İzmir'de al.' demiş. Kaptan da Bu iş kara nakliyatına benzemez ağa! Geminin hareketi için masraf lazım. Tayfaya para vereceğim. Lafla peynir gemisi yürümez' diye karşılık vermiş. Bu deyim, yalnız konuşmakla hiçbir iş yapılmaz' anlamında kullanılır." Deyimlerle İstanbul, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür Yayınları. Ramazan kileri Sermet Muhtar, "kalın" Ramazan kilerini sıralıyor "Zeytinin envaı Ufaklı büyüklü, karası mücellâsı, yeşili, kalamatası... Peynirin çeşidi Beyaz, çayır, kaşar, kaşkaval, dil, tulum, kirli hanım tuzsuz, yumuşak bir peynir, hamal ökçesi, râyâ harcılardan delikli gravyer, yuvarlak şemenk, alacalı bulacalı rokfor - çok kimse bed rahiyalı diye adını bile anmaz, duyunca öğürürdü - sonra halis Kayseri işi kol gibi pastırmalar, kuşgönü taraşarı, kangal kangal sucuklar..." Eski Günlerde, Sermet Muhtar Alus, İletişim Yayınları Gülhan Kara'dan peynirli tarhana çorbası• 4 çorba kaşığı dolusu kuru tarhana • 6 su bardağı su• Tuz, karabiber• 100 gr beyaz peynir 1. Tarhanayı ufak bir kâseye koyup üzerine 1 bardak kadar su ekleyin ve kaşıkla karıştırıp ıslatın. Bu şekilde 20 dakika kadar bekletin. 2. Bir çorba tenceresine 6 bardak suyu koyup kaynatın. İçine 1 tatlı kaşığı dolusu tuz ekleyin. Islattığınız tarhanayı karıştırıp kaynamakta olan suya boşaltın ve tahta kaşıkla bir yandan da karıştırmaya devam edin. Topaklanmaması için 3. Ocağı kısın, karabiber ilave edip bir taşım daha kaynatın. Ocağı kapatın. Beyaz peyniri rendeleyip çorbaya ilâve edin ve tahta kaşıkla hafifçe karıştırın. Sıcak olarak servis yapın. Dilerseniz Tarhana çorbasını dilediğiniz ilavelerle zenginleştirebilirsiniz. Örneğin içine kıyma kavurabilir; kıyılmış maydanoz veya sarımsak ekleyebilir; et suyu veya tavuk suyu ile pişirebilirsiniz. Kullanacağınız tarhananın çeşidine göre salça ekleyebilirsiniz. Servis yaparken her bir porsiyon tarhana çorbasına birer kaşık süzme yoğurt ve rendelenmiş bir tutam taze kaşar veya beyaz peyniri denemenizi tavsiye ederim. Peynirli kitaplık• Süt Uyuyunca Türkiye Peynirleri, Artun ünsal, Yapı Kredi Yayınları • Peynir Aşkına, Berrin Bal Onur&Neşe Aksoy Biber, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları• Geleneksel Anadolu Peynirleri, Ufuk Kamber, kendi yayını• Türkiye'nin Peynir Hazineleri, Suzanne Swan, Boyut Yayın Grubu • Peynir Gemisi, Gani Müjde, Parantez Yayınları• Peynirli Ekmek, Selda çolak, Cinius Yayınları• Peynirli çikolata Saatleri, İsmail Biret, Doğan Kitap• Peynirimi Kim Kaptı, Spencer Johnson, Epsilon Yayınları• Peynirini Ben Kaptım, Darrel Bristow-Bovey, Kaizen Yayınları• Ratatouille Büyük Peynir, Doğan Egmont Yayınları• Peynirli Ekmek, Ayla Çınaroğlu, Uçanbalık Yayınları Anadolu’nun Saklı Kalmış Zengin Peynir Çeşitleri Ve Mağaradan Gelen Nefis Obruk Lezzetleri… Karaman'da merada yayılan koyun ve keçilerin sütlerinden geleneksel yöntemlerle üretilen "Divle Obruk Peynirleri" lezzetini alması için yerin altındaki mağarada bekletilecek. Karaman'ın Ayrancı ilçesinde üretilen Gastronomi zenginliği "Türk rokforu" olarak bilinen "Divle Obruk Peynirleri" sonbahar aylarında masaları süslemek üzere yerin altındaki mağarada olgunlaşmaya bırakılmaya başlandı. Ayrancı ilçesinde Türkiye'nin ve dünyanın en lezzetli peynirlerinden biri sayılan "Divle Obruk Peyniri", yüzlerce yıldır aynı yöntemle üretiliyor. Geçmişte adı Divle olan Üçharman Köyünün tarihi 3 bin yıl öncesine dayanıyor. Köyün her yerinde tarihin her döneminden kalıntılar bulunuyor. Doğal ortamda yetiştirilen koyun ve keçilerin sütünden elde edilen peynir de köyün adının duyulmasında önemli bir paya sahip. Geleneksel Türk Mutfağının obruk lezzeti Coğrafi işaret belgesi aldı "Divle Obruk Peyniri", yapılışı ve saklanışı ile tüm peynirlerden farklılık gösteriyor. Peynir bu özelliklerinden dolayı geçen sene coğrafi işaret belgesi almaya hak kazandı. Yüzyıllardır aynı yöntemle meşakkatli bir süreç sonunda hazırlanan "Divle Obruk Peyniri" meralarda doğal ortamda yayılan koyun ve keçilerden toplanan sütler ile yapılıyor. Bu sütler hijyenik tülbent torbalarda süzülüyor, ateşte pişirilerek 30 dakika kaynatılıyor. Belirli bir sürede soğutularak içine maya atılıyor, katılaşması bekleniyor. Daha sonra peynir süzülerek temiz soğuk suya bırakılıyor. Bu malzeme 2-3 saat sonra, önceden hazırlanmış kuzu ve oğlak derilerine sıkı bir şekilde dolduruluyor. Peynirin hazırlanışı Doldurulan derilerin üzerine 5-6 kiloluk ağırlık konularak tulumların yan taraflarından tığlarla delikler açılıyor. Böylelikle peynirin içerisindeki sarı suyun dışarıya çıkması sağlanıyor. Bu tulumlar 2-3 gün bekletildikten sonra Osmanlı Saray Mutfağında da kullanılan obruk lezzetleri Obruk Mağarası'na götürülerek bırakılıyor. Mayıs-temmuz aylarında mağaraya konulan derilerin yüzeyi beyaz oluyor, sonra kül rengini alıyor. İlerleyen günlerde ise etrafında beyaz bir küf tabakası oluşmaya başlıyor. Belli bir süre sonra bu küfler dökülüyor ve kızıl bir renk alıyor. Bu kızıl renk, peynir oluşumunun tamamlandığı anlamına geliyor. Ekim ayında peynirler mağaradan çıkarılıyor. Üçharman Köyü muhtarı Tacettin Durna, köy halkının geçim kaynağının küçük çaplı tarımın yanı sıra küçükbaş hayvancılık olduğunu belirtti. Durna, "Küçükbaş hayvan üretimi yoğun olduğu için süt, yoğurt ve peynirimiz ünlüdür. Meralarımızda yüzlerce çeşit ot vardır. Bu otlar hayvanlarımızdan sağılan sütlere ayrı bir tat ve lezzet katmaktadır. Bu sütlerden yapılan peynirler köyümüzde bulunan obrukta saklanınca dünyada eşi benzeri olmayan bir lezzet olarak karşımıza çıkıyor" dedi. "Hedefimiz peynirimizin bilinirliliğini artırmak" Divle Obruk Peyniri'nin piyasada Fransa'nın "Rokfor" peyniri ile kıyaslandığını ve "Yerli Rokfor" olarak anıldığını belirten Durna, şunları söyledi "Tat, lezzet ve kalite olarak dünyanın en kaliteli peyniri ile kıyaslanmamıza rağmen fiyat olarak geri durumdayız. Bizim peynirimizi muhafaza ettiğimiz ve peynire lezzetini veren mağaranın dünyada eşi ve benzeri yok. Mağara 36 metre derinlikte ve 257 metre uzunluğunda. Yaz-kış sıcaklık artı 4 derece. Mağaranın bir diğer özelliği de içinde barındırdığı bakteriler. Bu mağarada bulunan bakteriler özel bir çeşit ve başka yerde üremiyor. Mağaranın kapasitesi ise 70 ton civarında. Kapasiteyi çok fazla artırmak mümkün değil. Üretim tamamen geleneksel yöntemlerle yapılıyor. Kalitede belli bir seviyeyi yakalayabilmek için kooperatifimiz kuruldu. Coğrafi işaret belgemizi aldık. Şimdi hedefimiz peynirimizin tüm dünyada bilinirliliğini arttırmak." Kars’ın gravyeri mi Konya’nın obruk tulumu mu Ezine’nin beyazı mı? Gurmeler, yemek araştırmacıları, şefler anlaşamadı; belediye ve dernek başkanları da işin içine girdi. Hele De Beklemişse Yöresel Mutfaklarımızdan Yöresel Ezine’nin Beyazı Benim bir numaram beyaz peynir. Onsuz ne kahvaltı ne de rakı masasına otururum. Öyle yağsız, diyet, yarım yağlı gibi peynirlere hiç yüz vermem. Favorim Ezine. Hele depoda bir-iki yıl beklemişse, değmeyin keyfime. Beyaz bağımlılığı demişken Edirne’nin, inek-keçi sütü karışımıyla yapılan Antalya’nın ve sadece keçi sütüyle yapılan Balıkesir Gönen’in beyazlarına da selam çakalım. Tulumdan Fışkıran Lezzet Çorum’un Kargısı Beyazdan sonraki gözdem tulum. Erzincan, Karaman, İzmir, Bergama tulumları da güzel tabii ama ben bir numaraya Çorum’un kargı tulumunu koyuyorum. Bu peyniri ilk yediğimde şaşırıp kaldığımı hatırlıyorum. Tereyağı kıvamında, tadı damağın her köşesine yayılan, keskin, şaşırtıcı, her saniye başka bir lezzete bürünen, keçi sütünün tüm özelliklerini ortaya döken bu peynire hiçbir zaman doyamadım. Sepet Peyniri Balıkesir'in Kellesi İşte sofradan eksik etmediğim bir peynir daha. Burhaniye’ninki, Cunda’nınki de güzeldir ama en lezzetlisi Balıkesir yöresinde yapılır Ayvalık’ın kelle sepet peyniri. Tadına doyum olmuyor yahu! Delik Deşik Kars Gravyeri Bence dünyanın anlı şanlı peynirlerine nal toplatır. Lezzetinin sırrı, yüksek yaylalarda tatlı ot yiyen Zavot ineklerinin yağlı sütünde saklı. En sevdiklerim 2300 rakımda, Boğatepe köylülerince üretiliyor. Doğu-Batı Savaşı Osmanlı Yemek Kültüründen Ardahan'ın Kaşarı Tamam, kabul en batıdaki Trakya kaşarları da çok güzel ama benim favorim en doğudan Ardahan’ın ilçesi Göle’de yapılan. Tereyağı gibi sarı renkli, yüzeyi pürüzsüz ve tadı damakta uzun süre kalabiliyor. Arnavutlar Getirdi Osmanlı ve Türk Mutfağı Tarihinde büyük yeri olan Karacabey'in Mihaliçi Topu topu 200 yıllık bir geçmişe sahip, Bursa’nın Karacabey ilçesindeki Mihaliç yöresine Arnavut göçmenler tarafından getirildi. Lezzetinin yanı sıra çok da besleyici. Rakının yanına çok yakışır. Kent Gibi Yeşil Osmanlı ve Türk Mutfağıda da kullanılan Konya'nın Küflüsü Anadolu’nun en özellerinden biri olan küflü peyniri Konyalılar şöyle tarif ediyor “Konya’nın tarihi kadar eski, kentin rengi gibi yeşil.” Gök peynir, göğermiş peynir, Konya yeşil peyniri de deniyor. Rumlardan Miras Yöresel Yemeklerde kullanılan İzmir'in Kopanistisi Karaburun’da yapılan kopanisti peynirinin yapımında keçilerin sütünden yapılmış peynirin suyu kullanılıyor. Rumlardan miras kalmış, yoğun bir kokusu ve keskin bir tadı var. Reçelle Mükemmel Manyas Loru Lor ve çökelek de gözdelerim arasında. Özellikle Manyas’ın tatlı loru Üstüne biraz da çilek reçeli gezdirilirse insan yemeye doyıyor. Çökeleğiyse börek içinde ve makarna sosunda kullanırım. Tam Mezelik Doğu'nun Sertleri Doğunun, sert, tuzlu peynirlerini de sıralamaya almak gerek. Suda bekletip öyle yemek lazım. Böylece hem yumuşar hem de fazla tuzdan kurtulur. Bu peynirlerden çok lezzetli meze olur. Hamur işi Tariflerinde de kullanılan Konya’nın Tulumu Yedinciliğe Konur Mu? Memleketimizin kültür çeşitliliğine, topraklarının bereketine en güzel kanıttır peynir. 250’nin üzerinde farklı peynir saymak mümkün. Ammaaaa... Bence Konya’nın Divle tulumu açık ara birinci. Ağızda yavaş yavaş yayılan, önce dokusunu sonra tadını, en son da sütün aromalarını alabildiğiniz kremsi bir mücevher. İçindeki bakteri ve enzimler laboratuvarda bile yapılamayacak cinsten. Karaman’da yapılıyor, sonra mayısta Divle Mağarası’nda olgunlaşmaya bırakılıyor. Bu mağarada sıcaklık yazın bile 4-5 dereceyi geçmiyor, peynirler yüzde 80-85 nem oranında yaşlanıyor ve kışın havalar iyice soğuduğunda olgunlaşıyor. 232 metre uzunluğunda bir soğuk hava deposu gibi olan bu mağaradan başka yerde yapılamıyor. Tam anlamıyla eşsiz! Nasıl ki dünyanın dört bir yanından insanlar rokfor tadımı ve yapımını görmek için gastronomi turlarında zaman ve para harcıyor, ben inanıyorum ki 15-20 yıl sonra aynı şey bu peynir için de olacak. Tıpkı diğer tulum peynirleri Kargı tulumu, Savak tulumu, Giresun küflüsü, Giresun acısı gibi tıraşlanmış keçi derisinden yapılmış tulumlar içinde saklanması gerekir. Ama ne yazık ki tulum deyince artık sadece plastik bidonlara kurulmuş tulumları tüketiyoruz. Yeri gelmişken iki ipucu Eğer rengi daha beyaz, gözeneksiz ve tadı kremamsıysa tulum bidona kurulmuş demektir. Biraz daha sert, kuru ve sarımsıysa afiyet olsun! Beyaz, Sen Bizim Canımızsın Peynir sıralaması yaparken hayatımıza girmesindeki sıklığa göre mi yoksa tadının zenginliğine göre mi diye de düşünmek lazım. Tabii ki her beyaz peynir bizim canımız kanımız. Avrupa ve özellikle Akdeniz ülkelerindeki zeytinyağı, et tüketimi gibi rakamlara baktığımızda bize birkaç tur bindirirlerken iş peynire geldiğinde kişi başına 17 kilo tüketimle kafa kafaya gidiyoruz. Bunda da en büyük pay beyazpeynirin. Bir de mihaliç var tabii... Türkiye’de peynirle ilgili en güzel kitabın yazarı Artun Ünsal’a göre peynirlerin şahı’ olan mihaliç. Bunlar Da Diğer Favoriler Dil peyniri Mozarellaya gösterilen ehemmiyetin onda biri gösterilse uçacağına emin olduğum bir çeşit. Bu zenginlik içinde en önemli kanaat önderlerinin bile atladığı bir peynir. Hellim Restoranlarda ana yemek olarak sipariş edilen etsiz salataların şahıdır hellim. Hele de taze ve içi naneli olursa çenenize mutluluktan kramp girebilir. Bana genelde olur.. Bergama tulumu Bakın işte bu, kalsifiye tuzlarıyla memleketimizin parmesan’ı... Hele de güzel olgunlaşmışsa. Kaşar Kars’a gittiğimizde tadı biraz daha kokulu ve yoğundur. Trakya’da tadı ve yoğunluğu daha sakin. Büyükada’da deniz havasıyla yendiğinde insanın aklını başından alır. Burada Trakya kaşarını da bizi çocukluğumuzdan beri yalnız bırakmadığı için İlhan Koçulu ve emeklerinden bahsetmemek haksızlık olur. Tadı ve yoğunluğu daha sakindir. Nereden Alınır? Tabii Ki Cankurtaran’dan Adı üstünde Cankurtaran. İstanbul’da iyi peynir yemek istiyorsanız imdadınıza koşar. Mısır Çarşısı’nda. Anadolu yakasındaysa Ecevitler, Çengelköy peynircisi aklınızda bulunsun. Bir de ipucu Kars gravyeri, kaşar, mihaliç gibi yaşlanmış peynir seçerken deliklerine bakın. Delikler ne kadar büyükse peynir olgunlaşırken bakteri ve enzimlerin çıkardıkları gazların işlerini o kadar iyi yaptığının kanıtıdır. Ezine Üreticilerine Haksızlık Etmek İstemem Ama... Kırklareli bir türlü hak ettiği yeri bulamıyor. Oysa tam bir peynir kenti. Son derece güzel beyaz peynirler üretiliyor. Ayrıca Trakya kaşarları da muhteşem. Kaşarın hafif ağız dalayanına biberli’, daha latif ve kaymaksı olanına lokumlu’ deniyor. Eski kaşarda yıldız isim Vasıf Gürel Mandıra. Merkezdeki Gürkaşlar da altta kalmıyor Kasaplararası denen yerde, tam köfteci Küçük Mustafa’nın karşısında. Kırklareli’nin meşhur peynircisi Süzülmüşler ise hem eski kaşarda, hem beyaz peynirde iddialı. Paçal’ diye satılan veya rakılık diye aranan koyun-keçi-inek sütü karışımı peyniri en popüleri. Gelmişken yeşilbiberli ekşimik de alın. İnanın ayda bir peynir alışverişi için Kırklareli’ye gitmeye başlayacaksınız! Nereden Alınır? İstanbul’da tartışmasız favorim Cankurtaran. Yurtdışındaki peynir tadımlarına hep onların peynirlerini götürüyorum. Yabancı yemek yazarlarını da ayaküstü Türk peynirleri kursu için oraya sürüklüyorum. Erzincan tulumunun hası burada, azıcık deriye yakın yerinden küflüsünü bana ayırmamışlarsa belki size de verirler... Bunun dışında yine aynı çarşıdaki Temiz Peynirci, Kadıköy’deki Altınoluk, Üsküdar’daki Kemah, İzmir Kemeraltı’ndaki Ankara Pazarı da sayılması gereken adresler arasında. Ha yok yoldaysanız Afyon’da İşisağ Şarküteri’ye, Düzce’de Nefis Süt’e, Burdur’da Zeytin-Peynir Pazarı’na, İzmir’de Emiralem’e uğramadan geçmeyin. Hakikaten tembel işi Mayala sütü, bas tuzu... Tuzundan kurtulmak için suya koyduğumuzda da tüm lezzeti gidiyor. O yüzden Yaşin gibi birinci sıraya beyazpeynirlerimizi koymuyorum. Ezine beyazı coğrafi işaret aldı. Şirden mayasıyla yapılması gerek. Ama bugün kime sorsanız Ezine peyniri yapıyor. Trakya kaşarının son dönemde bilinirliği arttı ya... Divle obruk tulumunda da aynı sorunlar baş göstermeye başladı. Peynirlerimizi seçelim, listeler yapalım ama asıl peşini bırakmamamız gereken peynir yapımında orijinal tarife uyulması. İyi tulum ağızda, tuzun ön planda olmadığı, yoğun bir aroma bırakır. Trakya kaşarı da öyle. Ama iyi kaşar yapan küçük üretici o kadar azaldı ki! Benim sıralamamda emekle, sabırla yapılan Divle obruk, Çorum kargı gibi tulum peyniri çeşitleri ilk sıraları paylaşıyor. Ardından da sıra Kars gravyeri ve Trakya kaşarına geliyor. Apayrı bir kategori diye düşündüğüm için sıralamamda yer vermediğim mayasız, sütün limon ya da sirkeyle kaynatılmasıyla yapılan ekşimik; peynir suyundan yapılan lor ve yoğurt suyundan yapılan çökelekler de Anadolu’nun bir başka zenginliği. Beyazpeynir Kırklareli Kaşar peyniri Kırklareli Erzincan tulum Erzincan, tercihan Şavak aşireti Nevşehir küflü tulum / Divle Karaman küflü tulumİsli Çerkes Peyniri Düzce Kars gravyeri - Doğu Anadolu Divle obruk peyniri İsli Abaza peyniriErmenek deri tulum Külek peyniri Divle obruk tulumu - İç Anadolu Bergama tulumu Çorum kargı tulumu Kırklareli eski kaşarı Mersin bezde tulumu Kars gravyeri Van otlu peyniri Ezine beyazı Erzincan tulumu Konya obruğu Kars gravyeri Ezine beyazı Antakya’nın lavaş peyniri Ankara Gölbaşı’nın tulum peyniri Ayvalık lor peyniri

tulum peyniri ile ünlü doğu anadolu şehri